29 Kasım 2018 Perşembe

PEYGAMBERİN KURAN DIŞINDA KAYNAĞI VARMIYDI?



 Dinde dört kaynağı ölçüdür! Bunlar, kitap,sünet,icma ve kıyas denmesine  rağmen  ölçülerinde yine kendileri yalanladıklarını görmek mümkündür!.
Örnekler!
Bana mucize olarak verilen ise ancak Allah'ın bana vahyettiğidir / Kur'an'dır." (Buhârî, İ'tisâm, 1).
Bu hadisi görememezlikten gelirler Muhammed as bir çok mucizesi oldugunu söylerler.
Rasulullah ölüm döşeğinde şöyle dedi:
Ben yalnızca Kur’an’ın haram kıldıklarını haram kılarım.
Allah’a yemin ederim ki benim adıma bir şeye (beni bahane ederek) sarılmasınlar.” (Ebu Yusuf er-Redd, 31) s.85
Bu hadisi görmemezlikten gelirler Nebey adına sayısız haramlar koyarlar.
"Allah’ın kitabında helal kıldığı helal, haram kıldığı haramdır. Hakkında sustuğu ise serbesttir. Allah’ın serbest bıraktıklarını kabul edin ve bilin ki Allah hiçbir şeyi unutucu değildir."
(Ebu Davud k. etime 39/Tırmizi k. libas 6 ibni mace k. etime 60/ El-müracaat sayfa 20)
Din konusundaki ihtilaflarda size Kur'an yeterlidir.
[5424-Buhârî-Müslim-Nesâî] [4727-Muvatta-Müslim] [5406-Buharî-Müslim]
Bu hadisi görmemezlikten gelirler beşyuz ayet dahi olsa eger sahabede tabinde tebe tabiinden onay almıyorsa kuranın ne söyledigi önemli degildir derler.icamanın ulemanın hem fikir oldugunu kabul ederler. Kader,recm,mürted gibi konularda.
Abdestsiz Kur'an tutulabilir ve okunabilir
[3773-Buhâri] [3890-Müslim-Ebu Davud-Tirmizi-Nesai (Hadis No.3862) (İbrahim Canan çevirisi C.11 s.120 Hadis no:3890 c.3 Hadis No.3890)
Bu hadisi görmemezlikten gelirler abdestsiz kurana dokunulmayacagını söylerler.
"Benden bir şey yazmayın, benden Kur'an dışında bir şey yazan onu yok etsin" (Sahih-i Müslim c.4, sayfa 97, Sünen-i Daremi, c.1, sayfa 119; Sünen-i Ahmed. b. Hanbel c.3, sayfa 182)
"Zeyd b. Sabit'ten: Resulullah bizi hadislerini yazmaktan alıkoydu ve bizim yazdığımız hadisleri yok etti." (Sünen-i Ebu Davud, İlim Kitabı, c.3, sayfa 319)
"Allah elçisinden sözlerini yazmak için izin istedik, bize izin vermedi.” (Tirmizi, es-Sünen, K. İlm, sayfa 11)
Bu hadisi görmemezlikten gelirler,önce öyle dedi,ama sonradan musade etti derler.
"Beni Hz. Musa'ya ustun kilmayin! Buhari, Husumat 1, Enbiya 34, 35, Rikak 43, Tevhid 31; Muslim, Fezail 160, (2373); Ebu Davud, sunnet 14, (4671); Tirmizi, Tefsir, Zumer, (3240).
Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Bir kulun: "Benim, Yunus Ibnu Metta'dan hayirli oldugumu" soylemesi uygun olmaz.
Buhari, Enbiya 35, Tefsir, Nisa 26, Tefsir, En'am 4, Tefsir, Saffat 1; Muslim, Fezail 166, (2376); Ebu Davud, Sunnet 14, (4669, 4670)
Bu hadisi görmemezlikten gelirler,camilerde,salalarda,menkıbelerde,kasidelerde,ilahilerde yanlızca Muhammed as mı överler.
"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı dinledim diyordu ki: "Hakkımda, Hıristiyanların Meryem oğlu İsa'ya yaptıkları aşırı övgülerde bulunmayın. Şurası muhakkak ki ben bir kulum. Benim için "Allah'ın kulu ve elçisi" deyin." [Buhârî, Enbiya 44, ][1]
“Ben Abdullah’ın oğlu Muhammed’im Allah’ın kulu ve resulüyüm Allah’a yemin ederim ki O’nun verdiği makamın üstüne beni çıkarmanızı sevmiyorum” (Ahmed b Hanbel, Müsned, 1/153, 24)
Mutarrif İbnu Abdillah, babası (radıyallahu anh)'tan naklediyor: "Benî Amir heyetiyle Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın yanına gitmiştik:
"Sen bizim efendimizsin!" diye hitap ettik.
"Efendi, Allah'tır!" buyurdular. Biz:
"Fazilette en ileride olanımız, mertlikte en başta gelenimizsin!" dedik. Bize:
"Söylediğinizin hepsi bu veya buna yakın bir söz olsun. Şeytan sizi (mübalağalı medihlerde) koşturmasın!" buyurdular."[Ebu Davud, Edeb 10, (4806)]
Bu hadisi görmemezlikten gelirler, Sürekli efendimiz derler,Alemlerin efendisi kabul ederler.
"Size sadece Kuran'ı bırakıyorum; ona uyarsanız yolunuzu şaşırmazsınız" (Müslim 15/19 Nu, 1218; İbn Mace 25/84 Nu,
3074; Ebu Davud 11/56, Nu 1905
Bu hadisi görmemezlikten gelirler hadisler olmadan din i eksik görürler,buhari yıkılırsa,müslüm yıkılırsa islam yıkılır derler.


Peygamberimizin Kur’an Dışında Dini Hükümler
Bildirdiği Bir Kaynağı Var Mıydı?
Bir hadis rivayetinde peygamberimizin şöyle söylediği iddia
edilir: “Bana Kur’an ve bir o kadarı daha verildi. Yakında
karnı tok, koltuğuna yaslanmış birisi, ‘Size Kur’an yeter; onda
neyi helal bulursanız onu helal kabul ediniz. Onda neyi haram
bulursanız, onu da haram biliniz’ diyecek. Şunu iyi bilin ki,
Allah’ın Resulü’nün haram kıldığı da Allah’ın haram kıldığı
gibidir.”287 Söz konusu hadis rivayetinde peygamberimizin böyle
söylediği iddia edilse de gerçekte ne söylediğini Kur’an’da görmek
mümkündür: “De ki: Bana vahyolunanlar içinde, bu haram
dediklerinizi yiyecek birine yasaklanmış bir şey bulamıyorum.
Yalnız şunlardan biri olursa başka: leş, akıtılmış kan, domuz
eti -ki o bir pisliktir- Allah’tan başkası adına boğazlanmış
bir murdar…” (En’am Suresi 145).
Ayette, insanların bir şekilde kafalarına göre birtakım şeylerin
yenilmesini haram kıldıkları, bunun üzerine de peygamberimize
Allah’ın ayetlerinde bildirmiş oldukları dışında yenilmesi haram
olan bir şeyi göremediğini söylemesi buyurulmaktadır. Ayet bu
287 Ebu Davud, Sünnet, 6, (4604); Tirmizi, İlm 60, (2666); İbn Mace, Mukaddime 2,
(12)
HADİ SLER NEDEN DİNİN KAYNAĞI OL AMAZLAR? 205
kadar açık olmasına rağmen rivayet edilen hadisler yoluyla ortaya
konulan yenilmesi haram olanlar listesi son derece kalabalıktır.
Bununla birlikte söz konusu bu hadis rivayeti ile birebir çelişen ve
aynı kaynaklarda yer alan iki ayrı rivayet bulunmaktadır. Bu hadis
rivayetlerine göre peygamberimizin şöyle söylediği iddia edilir:
“Allah’ın Kitabı’nda helal kıldığı helal, haram kıldığı haramdır.
Hakkında sustuğu ise serbesttir. Allah’ın serbest bıraktıklarını
kabul edin ve bilin ki Allah hiçbir şeyi unutucu değildir.”288
“Bazılarına ne oluyor ki, Allah’ın Kitabı’nda bulunmayan birtakım
şartlar koşuyor? Her kim Allah’ın Kitabı’nda bulunmayan bir şeyi
şart koşarsa o şart geçersizdir, isterse yüz şart koşsun. Allah’ın
belirlediği şart uyulmaya daha hak sahibi ve daha sağlamdır.”289
Söz konusu bu örnekler, ayetleri desteklemek için değil, hadis
rivayetlerinin kendi aralarında çelişen versiyonlarının olduğunun
dolayısıyla Kur’an gibi güvenilir olamayacaklarının gösterilmesi
için kullanılmaktadır. Yoksa Allah’ın ayetlerinin, rivayetlerin
desteğine ihtiyacı yoktur.
Altın ve İpek Haram Mıdır?
Hadislerde ipek gibi bazı kumaşların ve eşyaların Kur’an’dan hiçbir
dayanağı olmamasına rağmen haram kılındıkları görülmektedir.
Bununla birlikte örneğin ipeğin herkese mi yoksa sadece erkeklere
mi haram kılındığını tespit etmek de mümkün değildir. Çünkü
bazı hadis kitapları erkek ve kadın arasında ayrım yapmadan
rivayette bulunurken, diğer kaynaklarda kadınlara helal erkeklere
haram olduğu söylenmektedir. Örneğin Buhari ve Müslim’de
geçen konu ile ilgili iki rivayet şu şekilde gelmiştir: “Resulullah
buyurdular ki: Dünyada ipeği, ahirette nasibi olmayanlar giyer.”290
288 Ebu Davud Etime 39; Tırmizi Libas 6
289 Buhari, Mesacid 70, Zekat 61, Büyu 67, 73, Itk 10, Mekatib 2, 3, 4, 5, Hibe 7, Şurut
3, 10, 13, 17, Talak 16, Kefaratü’l-iman 8, Feraiz 19, 20, 22, 23; Müslim, Itk 5,
(1504); Ebu Davud, Itk 2, (3929-3930); Nesai, 85, 86 (7, 300); Tirmizi, Büyu 33,
(1256), Vesaya 7, (2125); İbn Mace, Itk 3, (2521).
290 Buhari, Libas, 25; Müslim, Libas 6, (2068).
206 ALLAH’A ÖĞRETİLEN DİN
Benzer bir rivayet de şu şekildedir: “Resulullah buyurdular ki:
İpeği dünyada giyen, ahirette giyemez.”291 Yine altın ve gümüş
kaplardan bir şey yenilip içilmesinin yasaklandığı bir diğer
rivayette de kadın erkek ayrımı yapılmadan ipek giymenin
yasaklandığı görülmektedir: “Resulullah’ın şöyle dediğini işittim:
İpek ve ibrişim elbise giymeyin. Altın ve gümüş kaplardan su
içmeyin, onlarda yemek yemeyin. Zira bu iki şey dünyada onlar
(kâfirler), ahirette de sizin içindir.”292
İpeğin erkeklere haram kılındığı doğrudan bir ifade ile Ebu
Davud ve Tirmizi’de geçmektedir: “Resulullah bir miktar ipek alıp
sağ avucuna koydu, bir miktar da altın alıp sol eline koydu sonra
da: ‘Şu iki şey ümmetimin erkek kısmına haramdır’ buyurdu.”293
Buhari ve Müslim esas alındığında ipek kullanımının kadınlara
da haram edilmiş olması gerekir. Görüldüğü gibi bu konuda da
hadis kitapları ve rivayetler kendi aralarında çelişkilidir. Kur’an
ayetlerinin birbirini açıklama ve tamamlamasında olduğu gibi
hadislerin birbirini tamamlaması söz konusu değildir. Dolayısıyla
Buhari ve Müslim’deki bir hadisi anlamak için Ebu Davud
ve Tirmizi’deki bir hadise başvurulamaz. Bu rivayetler farklı
şekillerde gelmiş ve farklı kaydedilmişlerdir.
Oysa Kur’an’da bu şekilde bir haram ve kadın erkek ayrımı
olmadığı gibi aksine Allah’ın yaratmış olduğu süs eşyaları
ve temiz rızıkların Allah’tan başka kimse tarafından haram
kılınamayacağı ve hadislerde ifade edilenin tam aksine bunların
sadece ahirette değil dünyada da inananlar için olduğu ifade edilir:
“De ki: Allah’ın, kulları için çıkardığı süsü ve güzel rızıkları
kim haram etti? De ki: O, dünya hayatında inananlarındır,
kıyamet günü de yalnız onlarındır. İşte biz, bilen bir topluluk
291 Buhari, Libas 25; Müslim, Libas 23, (2075).
292 Buhari, Et’ime 28, Eşribe 28, Libas 25; Müslim, Libas 4, (2067); Tirmizi, Eşribe
10 (1879); Ebu Davud, Eşribe 17 (3723); Nesai, Zinet 87, (8, 198, 199); İbn Mace,
Eşribe 17, (3414).
293 Ebu Davud, Libas 14, (4057). Tirmizi, Libas 1.
HADİ SLER NEDEN DİNİN KAYNAĞI OL AMAZLAR? 207
için ayetleri böyle açıklıyoruz.” (A’raf Suresi 32). Yine özellikle
mescitlere giderken ya da hayırlı ve güzel işlere yönelirken güzel
giysiler kuşanılması söylenir ve herhangi bir kumaş ayrımı
yapılmaz: “Ey âdemoğulları! Tüm mescitlerde süslü, güzel
giysilerinizi kuşanın. Yiyin, için fakat israf etmeyin. Allah
israf edenleri sevmez.” (A’raf Suresi 31).
Gerek giysi gerekse diğer gereksinimler için kullanılan ve
doğadan edindiğimiz hammaddeler ile ürettiğimiz kumaşların
aralarında ayrım yapılmaksızın Allah’ın lütuf ve rahmeti ile
bize ikram edildiklerini görmekteyiz: “Allah size, evlerinizi
oturma yeri yaptı ve size hayvan derilerinden, göç gününüzde
(yolculukta) ve ikamet gününüzde (oturma zamanlarınızda)
kolayca kullanacağınız hafif evler (çadırlar, portatif evler)
ve yünlerinden, yapağılarından ve kıllarından bir süreye
kadar (kullanacağınız) giyilecek, döşenecek eşya ve geçimlik
(ticaret malı) yaptı. Allah, sizin için yarattığı şeylerden
gölgeler kıldı. Dağlarda da sizin için barınaklar, siperler
kıldı, sizi sıcaktan koruyacak elbiseler, sizi savaşınızda
(zorluklara karşı) koruyacak giyimlikler de var etti. İşte O,
üzerinizdeki nimetini böyle tamamlamaktadır, umulur ki
teslim olursunuz.” (Nahl Suresi 80-81).
Hadislere Göre Altın, Kadınlara Da Haramdır
Görüldüğü gibi bazı hadislerde altın ve ipek kullanımının ümmetin
kadınlarına helal, erkeklerine ise haram olduğu söylenmiş,
bazılarında ise cinsiyet ayrımı yapılmaksızın haram denmiştir.
Bununla birlikte aynı kaynaklarda altının kadınlara da haram
olduğuna dair hadis rivayetleri vardır. Söz konusu hadislerde
kadınlara süs eşyalarının gümüşten olmasının söylendiği ve
altınla süslenip onu gösteren kadınların mutlaka onunla azaba
maruz kalacakları iddia edilir: “Resulullah buyurdular ki: Ey
kadınlar cemaati! Süs eşyanız gümüşten olmalıdır. Sizden hangi
208 ALLAH’A ÖĞRETİLEN DİN
kadın altınla süslenir ve onu izhar eder (yabancıya gösterirse),
mutlaka onunla azaba maruz kalır.”294 Başka bir rivayet de şu
şekildedir: “Her kim sevdiğine ateşten bir yüzük takmaktan
hoşlanırsa ona altından bir yüzük taksın. Her kim sevdiğine
ateşten bir gerdanlık takmaktan hoşlanırsa ona altından bir
gerdanlık taksın. Her kim sevdiğine ateşten bir bilezik takmaktan
hoşlanırsa ona altından bir bilezik taksın. Ancak size lazım olan
gümüştür onu takınız’ buyurdu.”295
Yine altından yüzük, bilezik ve gerdanlık takan kadınların,
ateşten yüzük, bilezik ve gerdanlık taktıkları iddia edilmiştir:
“Bir kadın Resulullah’a gelerek sordu: ‘İki altın bilezik hakkında
ne dersiniz, (takayım mı?)’ ‘Ateşten iki bileziktir, (takmayın!)’
deyip cevap verdi. Kadın devamla: ‘Pekâlâ altın gerdanlığa (ne
dersiniz?)’ diye sordu. Resulullah’tan yine: ‘Ateşten bir gerdanlık!’
cevabını aldı. O, yine sordu: ‘Bir çift altın küpeye ne dersiniz?’
‘Ateşten bir çift küpe!’ Kadında bir çift altın bilezik vardı. Onları
çıkarıp attı ve: ‘(Ey Allah’ın Resulü), kadın kocası için süslenmezse
onun yanında kıymeti düşer’ dedi. Resulullah: ‘Sizden birine,
gümüş küpeler takınmasından, bunları za’feran veya abir ile
sarartmasından kimse engel olmaz!’ cevabını verdi.”296 Bu da,
hadislerin hem Kur’an ile hem de kendi aralarında çelişkilerine
ayrı bir örnektir.
Bir diğer rivayet ise şu şekilde gelmiştir: “Resulullah’ın
yanına Fatıma Bintu Hübeyre, elinde altından iri yüzükler (Feth)
olduğu halde gelmişti. Hz. Peygamber, kadının ellerine vurmaya
başladı, Fatıma da hemen (oradan sıvışıp) Resulullah’ın kerimeleri
Fatımatu’z-Zehra’nın yanına girdi. Ona Resulullah’ın kendisine
olan davranışını anlattı. Bunun üzerine Hz. Fatıma boynundaki
altın zinciri çıkarıp: ‘Bunu bana Hasan’ın babası Hz. Ali hediye
etti’ dedi. Zincir daha elinde iken Resulullah yanlarına girdi ve
294 Ebu Davud, Hatem 8, (4237); Nesai, Zinet 39, (8, 156, 157).
295 Ebu Davud, Hatem 8, (4236).

296 Nesai, Zinet 39, (8,159).

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder